Haberler

Jeotermal akışkandan Lityum eldesinin diğer yöntemlere karşı çekiciliği

Elektrikli araç şarj istasyonu (kaynak: flickr/ Open Grid Scheduler, creative commons)
Cannur Bozkurt 26 Ağu 2019

Kısa süre önce paylaşılan bir makale, batarya üretimi için gerekli olan lityumun jeotermal akışkandan eldesinin, "lityum madenciliği"nde cazip hale gelişine ilişkin mükemmel bir genel bakış sunuyor.

FinFeed’de yayınlanan Alex Grant’in müthiş incelemesi, lityumun bol element olarak “elektrikli taşıtların pillerinde, katod malzemelerini üretmek için kullanılabilecek kimyasal bir ürün haline getirmek ve rafine etmek” konusunda ne kadar zorlu olduğuna dair genel bir bakış sunmaktadır.

Makale, ayrıca, ayrıştırma teknolojileri ve uygulamaları ile ilgili mevcut gelişme durumunu paylaşmaktadır.

Makalede belirtilen bazı ilginç noktalar / şirketler aşağıda özetlenmiştir:

  • Koppar Resources (ASX: KRX), Avrupa’nın ilk jeotermal-lityum tesisini Vulcan Lityum Projesi olarak adlandırılan Almanya’nın Yukarı Ren Vadisi’nde inşa etmeyi planlıyor.
  • Salton Denizi’ndeki her ne kadar başarısız olsa da Simbol Materials adlı şirket, Hudson Ranch jeotermal santralinin yakınlarında bir pilot tesis kurdu.
  • Berkshire Hathaway, Ormat Nevada… ArtıkbKontrollü Termal Kaynakları ve MGX Mineraller ve E3 gibi şirketleri unutuyorlar.
  • Teknoloji şirketleri: EnergySource Minerals, Lilac Solutions, Tenova Advanced Technologies, Adionics.
  • Lityumun kimyasal rafinesinde jeotermal ısı ve güç kullanımı.
  • Akü üretimine yakınlık – burada Salton Denizi ve Nevada (Tesla Gigafactory) ve Volkswagen (Almanya)
  • Jeotermal projelerin yeniden enjeksiyonunda çıkarılan akışkan ile ilgili dahili atık yönetimi
  • Jeotermal-lityum projeler için yatırım dostu yetki alanları

Lityum eldesinin jeotermal akışkandan sağladığı temel avantajlarise  şöyle açıklanmaktadır:

  • Akışkandan serbest sıfır karbon ısısı
  • Akü üreticilerine yakınlık
  • Harcanan akışkanın tasarım ile yeniden enjekte edilmesi

Jeotermalden Lityum eldesinin, doğrudan Lityum ekstraksiyonuyla oranla (DLE), Güney Amerika Salar tipi akışkan ve Avustralya Spodumene & Çin dönüşümlerinde daha iyi konumlandığı görülmektedir.

Makalenin tamamına buradan erişebilirsiniz.

Kaynak: ThinkGeoEnergy