JESDER YK Başkanı: ‘’Gereken teşvikler sağlanırsa, ülkenin yüzde 70’ini jeotermal enerjiyle ısıtabiliriz’’
JESDER YK Başkanı Ufuk Şentürk, yaptığı bir röportajda, jeotermal enerjiye gereken destek ve teşvik sağlandığı takdirde, Türkiye’nin yüzde 70'inin jeotermal enerjiyle ısıtabileceğini dile getiriyor.
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) Başkanı Ufuk Şentürk, AA muhabiri ile yaptığı röportajda, “Günümüz enerji krizinin yaşandığı bu dönemde temiz ve yerli enerjinin tercih edilmesi için çalışıyoruz. Jeotermal enerjiye gereken destek ve teşvik sağlanabilirse ülkenin yüzde 70’ini jeotermal enerjiyle ısıtabilecek potansiyele sahibiz.” dedi.
Küresel enerji krizinin ülkelerin yerli kaynak kullanımını hızlandırdığını ve enerji konusunda dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak amacıyla jeotermal enerjinin avantajlarından yararlanılması gerektiğini belirten Şentürk, “Bu dönemde ülkeler enerji arz güvenliğini gündemin üst sıralarına taşıdı. Türkiye açısından bakıldığında ise yaklaşık 9,5 milyar metreküpe eşdeğer ısınma ihtiyacını doğal gazdan tasarruf ederek jeotermalden sağlayabiliriz. Bunun ülkemize maddi getirisi ise yıllık 4,3 milyar dolardır” dedi.
Şentürk, “TPAO’nun bugüne kadar açtığı 4 bin adet kuyu var. Bunların 2 bini su barındırıyor ve TPAO tarafından kullandırılmıyor. Bu sıcak su barındıran kuyularımızın jeotermal sera ve şehir ısıtması yatırımlarına açılmasını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızdan bekliyoruz.” İfadeleri ile birçok şehirde Maden Tetkik ve Arama, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve özel sektör tarafından açılmış binlerce sondaj kuyusunun geliştirilmek üzere beklediğini ifade etti.
JESDER YK Başkanı konuyla ilgili şunları söyledi: “Enerji krizinin yaşandığı bu dönemde temiz ve yerli enerjinin tercih edilmesi için çalışıyoruz. Jeotermal enerjiye gereken destek ve teşvik sağlanabilirse ülkenin yüzde 70’ini jeotermal enerjiyle ısıtabilecek potansiyele sahibiz. Özellikle Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’daki illerimizde TPAO tarafından petrol arama amacıyla açılan, derinlikleri yaklaşık 2 bin metre ve en az 2 bini yeterli petrol bulunamadığı için kapatılan kuyularda jeotermal kaynak zaten mevcut. Bu kuyular özel sektöre ve yerel yönetimlere devredilerek hemen kullanılabilir.”
Pahalı bir uygulama olan sondaj faaliyetlerinde özel sektöre vergisel teşvik sağlanabileceğini dile getiren Şentürk, “Özellikle aramada kullanılan mazotun KDV’siz sağlanması gibi desteklerle 5-10 yıllık bir süreçte jeotermal ısıtmaya geçilebilir.”
YEKDEM eski haline dönmeli
Jeotermal enerjiyi kullanmanın diğer kaynaklara göre daha yüksek maliyet riski bulunduğunu ve bu maliyetlerin sağlanan teşviklerle azaltılması ve riskin paylaşılması gerektiğini söyleyen Şentürk, şunları söyledi: “Jeotermal elektrik santralleri nükleer santrallerden sonra en maliyetli santrali tipi. Yaklaşık 3-3,5 milyon dolar megavatsaat maliyeti var. Bunun yanında şehir ısıtması ve seralarda kullanılacak kuyuların metre maliyetleri 1000-1500 dolarlar seviyesinde. Bu maliyetleri mümkün olduğu kadar azalttığımızda orta ve uzun dönemde ülkemize katkılarının çok daha fazla olacağını biliyoruz. Sektörümüze rekorlar kırdıran YEKDEM mekanizmasının tekrar eski hale döndürülmesini bekliyoruz. Bir diğer husus, şehir ısıtması için sokak aralarında ve caddelerde kilometrelerce boru döşememiz gerekiyor. Burada imar sıkıntıları da var. Eğer BOTAŞ gaz dağıtımı yaptığı gibi jeotermal suların da konutlara dağıtımını yaparsa bu hususta 1 milyon konut hedefimize ulaşmış oluruz.”
Kaynak: AA