IGC Invest, yenilenebilir altyapıya yönelik finansal fırsatları vurgulamak için Frankfurt’ta
25-26 Haziran 2024 tarihlerinde Almanya'nın Frankfurt kentinde düzenlenen IGC Invest etkinliği, jeotermal ve enerji altyapı projelerindeki yatırım fırsatlarını öne çıkarıyor.
Isı geçişi, Avrupa’nın her yerindeki birçok bölgesel ısıtma ağı için bir zorluktur. Ancak ESG kriterlerine uygun bir temel yük teknolojisi ile birlikte altyapı yatırımcıları için büyük bir fırsat sunuyor.
25-26 Haziran 2024 tarihlerinde Almanya’nın Frankfurt (Main) kentinde düzenlenecek Jeotermal Yatırım Konferansı (IGC Invest) bu konuları vurgulayacak ve uzmanları, yatırımcıları ve politika yapıcıları bir araya getirecek. Burada örnekler şansları ve fırsatları gösterecek ve altyapı enerji projelerine yönelik finansman zorluklarının üstesinden gelmeye yönelik stratejileri tartışacaktır. Etkinlik, belediye projeleri hakkında bilgi sağlamanın yanı sıra, sürdürülebilir altyapı finansmanının geleceğini şekillendiren AB taksonomisini ve sonuçlarını da araştırıyor.
Yenilenebilir enerji sektöründe jeotermal enerji, küresel enerji ihtiyaçlarımızın önemli bir kısmını karşılama konusunda muazzam bir potansiyele sahip, sürdürülebilir bir çözüm olarak tek başına duruyor. Bununla birlikte, rüzgar ve güneş gibi daha yerleşik yenilenebilir enerji kaynaklarının aksine, temel yük jeotermal enerjisi, arama, sondaj ve altyapı geliştirme ihtiyacından dolayı önemli miktarda ön yatırım gerektirir. Sonuç olarak, jeotermal projelerin konseptten işletmeye alınmasında finansman çok önemli bir rol oynamaktadır.
Jeotermal sektördeki yatırımı ele almak için Uluslararası Jeotermal Yatırım Konferansı’nın (IGC Invest) beşinci baskısı 25-26 Haziran 2024 tarihlerinde Almanya’nın Frankfurt (Main) kentinde düzenlenecek ve Hogan Lovells tarafından desteklenecek. Bir finans merkezi olarak Frankfurt, endüstri uzmanları, yatırımcılar ve politika yapıcılar için finansman zorluklarının üstesinden gelmeye ve dünya çapında jeotermal projeleri ilerletmeye yönelik stratejileri tartışmak için ideal bir ortam sağlıyor.
Uzman olmayanlar için jeotermal enerji konusunda genel bir tanıtım çalıştayının yanı sıra, 25 Haziran’daki konferans programı, belediye tesislerinin mevcut jeotermal projelerini sergileyen ve bu alandaki pratik uygulamalar ve başarılar hakkında değerli bilgiler sağlayan konuşmacıları içerecek. Buna ek olarak, özel bir oturumda EnBW gibi enerji tedarikçileri ve diğer şirketler arasındaki işbirliği modelleri incelenecek ve sektör içindeki etkili ortaklıklar ve sinerjiler üzerine diyalog güçlendirilecek.
26 Haziran’da odak noktası, AB taksonomisinin jeotermal projelerin finansmanı üzerindeki etkisi ve sürdürülebilirlik kriterlerine uyumun sağlanması gibi önemli konulara kayacak. Tartışmalar ayrıca jeotermal projelerin finansal açıdan güvenilir olup olmadığını ele alacak ve yatırımcıların jeotermal projelere olan güvenini artırmak için risk azaltma planlarını araştıracak. Burada Eavor, Münih Re,
İsviçre Enerji Bakanlığı ve Fransız Jeotermal Birliği modelleri hakkında konuşacaklar.
Konferans, sürdürülebilir finans uygulamalarını şekillendirmedeki önemli rolünün farkına vararak, AB taksonomisine ve bunun jeotermal sektörü üzerindeki etkilerine özellikle vurgu yapacak. AB sınıflandırması, enerji sektörü ve jeotermal projeler de dahil olmak üzere ekonomik faaliyetlerin sürdürülebilirliğinin değerlendirilmesine yönelik standart bir çerçeve sağlayarak ESG (Çevre, Sosyal, Yönetişim) ilkeleriyle uyumludur. Faaliyetleri çevresel, sosyal ve yönetişim performanslarına göre kategorize ederek yatırımcıların ESG kriterlerini karşılayan projeleri belirlemesine ve bunlara yatırım yapmasına olanak tanır.
Konferansa katılmak için buradan kayıt olabilirsiniz. Halen sınırlı sayıda yer mevcuttur.
Kaynak: ThinkGeoEnergy