Jeotermal enerji üretmek Japonya’nın tarihi kaplıcalarını kurtarabilir mi?
Hakone, Japonya'da Kaplıca (kaynak: flickr / kenleewrites, creative commons)
Cannur Bozkurt
11 Haz 2020
Baseload Capital'in yeni bir makalesi, zorlu ekonomik zamanlar ve covid-19 sürecinde ziyaretçilerin düşmesi ile Japonya'nın jeotermal kaynaklarından güç üretme fırsatından yararlanabileceğine değiniyor.
İsveçli Baseload Capital yayınlanan yeni makalesinde, yenilenebilir enerjinin (jeotermal) Japonya’nın tarihi kaplıcalarını nasıl kurtarabileceğini tartışıyor.
Onlarca yıllık ekonomik durgunluk, birçok kaplıca sahibini iflasa zorladı. Geçen yıl 704’ten bu yana işletilen bir han kapandı ve bu yıl COVID-19 nedeniyle Çinli turistlerin ani düşüşü diğer kaplıcaların da kapanmasına neden oldu. Fakat ya onlar sıcak su kaynaklarını başka bir şekilde değerlendirerek açık kalabilirlerse?
Bir kaplıcadan daha fazlası
1 Haziran 2020’de Baseload Power Japan, Gifu’daki bir kaplıcada Japonya’daki ikinci enerji santralini işletmeye aldı. Baseload Capital COO’su Pernilla Wihlborg, “İlk önce Japonya’yı dolaşırken ve kapalı yerler için işaretler fark etmeye başladığımızda fikir oluştu” diyor. “Kaplıca sahiplerine sıcak sularından güç yaratarak para kazanmak isteyip istemediklerini sormaya başladık ve buna paralel olarak yerel iştirakimizi kurduk. Sonunda kaplıca sahibi Bayan Midori Mizunami ile temasa geçtik.”
Midori’nin kaplıcası 14 yıldır faaliyet gösteriyor, ancak turizm sektörünün iniş ve çıkışları zorlu zamanlar yaşamasına neden oluyor. “İşletme sahipleri için iki farklı kaynaktan gelir elde etmek bir rahatlama” diyor Midori. “Şimdi, turizm işi bittiğinde, hala Climeon (jeotermal) ısı santralinden üretilen güçten gelen param olacak.”
Çoğu zaman, ilkbaharda çıkan su o kadar sıcak ki, misafirlerin yıkanabilmesi için önce soğutulması gerekmekte. Baseload Power Japan K.K. Temsilcisi Direktör Masahiro Ito, “Bu, kaplıca sahiplerine sunabileceğimiz ekstra bir avantajdır” diyor. “Santral, elektrik üretmesinin yanı sıra, aynı zamanda soğutarak maliyetlerini düşürebilir.”
Yenilenebilir enerji sınırı
Fukushima Daiichi felaketinden bu yana, Japonya nükleer santrallerinin çoğunda enerji üretmeyi bıraktı ve vatandaşlarına güvenilir güç sağlamak için dünyadaki kömür santralleri inşa eden birkaç ülkeden biri.
Pernilla Wihlborg, “Midori’nin tesisi, bunun Japonya’nın her yerinde bulunan 30.000 doğal kaplıcada işe yarayabileceğinin ve ülkenin yenilenebilir enerjiyle fosil yakıtların ürettiği daha fazla gücü dengelemesini sağlayacak bir göstergedir.” diye açıklıyor.
“Öncü olmak zor bir adım olabilir, çünkü daha önce kimsenin yapmadığı bir şey yaparak risk alıyorsunuz” diyor Bayan Midori Mizunami. Umarım cesareti sadece onu değil, gelecek kuşakları da ödüllendirir ve jeotermal güç yoluyla yenilenebilir enerji söz konusu olduğunda Japonya’yı ön plana çıkarmaya doğru atılan bu adım devam eder.
Kaynak: ThinkGeoEnergy
