Haberler

NREL, jeotermal ve maden endüstrileri arasındaki sinerjileri keşfetmek

McGinness Hills jeotermal enerji santrali, Jersey Valley, Nevada (kaynak: flickr/ BLM Nevada, creative commons)
Merve Uytun 23 Haz 2022

Maden ve jeotermal endüstrileri arasındaki işbirliği, daha kazançlı ve daha yeşil bir geleceğe yol açabilir.

Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı (NREL) Kıdemli Hukuk ve Düzenleme Analisti Aaron Levine tarafından yapılan bir araştırma , jeotermal ve madencilik endüstrileri arasındaki öngörülebilir sinerjilere genel bir bakış sunuyor. “Madencilik G.O.L.D (Veri Yoluyla Jeotermal Fırsatlardan Yararlanmak): Jeotermal ve Maden Endüstrileri Arasındaki Sinerjileri Keşfetmek” başlıklı araştırmanın tam metnine bu linkten ulaşılabilir.

Araştırma tarafından keşfedilen çok önemli bir fırsat, mevcut madencilik verileri ve altyapısı aracılığıyla hidrotermal jeotermal kaynakları belirleme olasılığıdır. Çalışma, madencilik endüstrisi tarafından maden aramanın bir parçası olarak toplanan verilerin çoğunun, jeotermal kaynakların belirlenmesi ve geliştirilmesi için de faydalı olabileceğini ortaya koyuyor. Bu, jeotermal geliştirme maliyetlerini en aza indirebilir, geliştirme döngüsünü kısaltabilir ve jeotermal kaynak keşif oranını artırabilir.

Öte yandan, jeotermal projeler, mevsimsel döngüler olmaksızın günde 24 saat çalışması gereken madencilik operasyonları için istikrarlı temel yük gücü sağlayabildiklerinden, aktif maden sahalarında daha fazla kullanılabilir.

Çalışma, konsepti göstermek için madencilik endüstrisinin topladığı ilk veriler kullanılarak “gizli” jeotermal kaynakların keşfedildiği vaka incelemelerine atıfta bulundu – tümü Nevada’da bulunan McGiness Hills, Blue Mountain ve Don A. Campbell enerji santralleri. Bu “kör” kaynaklar, kaplıcalar veya fumaroller gibi aktif yüzey termal tezahürlerinin olmaması ile karakterize edilir.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 milyondan fazla terk edilmiş maden kuyusu var. Bu kuyular, başarısız maden arama çabalarının hatırlatıcısı olmanın ötesinde, hala değerli olabilecek verileri temsil ediyor.

Kaynak: ThinkGeoEnergy